BİLİMİN TARİHİ

Bilimin Tarihsel Gelişimi

İnsanlar ilkçağlardan beri düşünmeye başladığından dolayı Bilim ile Felsefe ilişkisi bilim-felsefe ilişkisi ilkçağlardan itibaren başlamıştır.

islam_muze8

Zaman ilerledikce bilimlerin gelişimi üst seviyelere varmış ve bu nedenle felsefede de bölünmeler oluşmaya başlamıştır. Bunlardan ilk  olarak ayrılan M.Ö 3.yüzyılda  Matematik dalında arasında yaptığı çalışmalar ile tanınan Eukleides (Öklid)’in ve Geometri’yi geliştirmesi ile başlamıştır. Yine aynı yüzyıl içerisined Sicilyali Archymedes (Arşimed)’in mekaniği kurması, Batlamyus’un da fizik dalları olan statik ve hidrostatik alanındaki gelişmeler ile felsefe biliminden ilk kez ayrılan bilim dalları oluşmuştur.

 medeniyetler-tarihi-795x399

Rönesans dönemine gelindiğinde bilimlerin felsefeden ayrılışları bir hayli hızlanmıştır. Rönesans’tan sonra ise Alman Bilim ADamları N. Kopernicus (Kopernik -16.yy), J.Kepler, İtalyan G. Gallilei gezegen hareketlerini matematik terimleriyle açıklayarak bilimse astronomiyi kurmuşlardır.

Evrendeki bütün olaylar fizik kanunlarıyla açıklamanın gerekliliğini savunan Newton ise Fizik alanında yaptığı bu çalışmalarda “Genel Çekim Yasası” nı bulmuş ve sisteminin temeline koymuştur. Matematik, Astronomi ve Fizikte gözlem ve deney yöntemi kullanılmıştır. Bu alanlarda elde edilen başarıları ise felefeyi bilimler yöntemini bulmaya zorlamış ve bu nedenle felsefe kendi içerisinde bölünmüştür.

17. yüzyıla gelindiğinde Fracis Bacon ve Descartes bilimlerin metodunun ” ne olması” ve  “nasıl gelişitirilmesi” ile ilgili çalışmalar yapmış ve Descartes bilim modelini “Matematik Metod ” olarak kabul edilmesiyle metod gelişimi sürdürülmüştür. Daha sonraları 19.yüzyılda  J. Stuart Mill Bacon’un metod anlayışnı uygun bir metod geliştirilmiştir. Birbirini sırayla izleyen dört adım vardır. Bunlar uygunlukları belirlemek, farklılıkları belirlemek, tortuları belirlemek ve birlikte değişme gösteren olguları belirlemektedir.

19. yüzyılda ise Fransız Lamarck, C.Bernand ve İngilizc Charles Darwin çalışmalarıyla modern biyoloji kurulmuştur. Aynı yüzyılda Alman T. Fechner ve Amerikalı W.James çalışmalarıyla modern deneysel psikolojiyi kurmuşlardır. Ayrıca A.Comte ise pozitif bilim olan Sosyoloji bilimini kurmuştur.

350_Royal_Soc_StampB

 

 

Bilimin asıl uğraşı alanı doğa olaylarıdır. Burada doğa olaylarını en genel kapsamıyla algılıyoruz. Yalnızca fiziksel olguları değil, sosyolojik, psikolojik, ekonomik, kültürel vb. bilgi alanlarının hepsi doğa olaylarıdır. Özetle, insanla ve çevresiyle ilgili olan her olgu bir doğa olayıdır. İnsanoğlu, bu olguları bilmek ve kendi yararına yönlendirmek için varoluşundan beri tükenmez bir tutkuyla ve sabırla uğraşmaktadır.

Başka canlıların yapamadığını varsaydığımız bu işi, insanoğlu aklıyla yapmaktadır.

Bilimin gücü

Bilim, yüzyıllar süren bilimsel bilgi üretme sürecinde kendi niteliğini, geleneklerini ve standartlarını koymuştur. Bu süreçte, çağdaş bilimin dört önemli niteliği oluşmuştur: çeşitlilik, süreklilik, yenilik ve ayıklanma.Şimdi bunları kısaca açıklamaya çalışalım.

Çeşitlilik:Bilimsel çalışma hiç kimsenin tekelinde değildir, hiç kimsenin iznine bağlı değildir. Bilim herkese açıktır. İsteyen her kişi ya da kurum bilimsel çalışma yapabilir. Dil, din, ırk, ülke tanımaz. Böyle olduğu için, ilgilendiği konular çeşitlidir; bu konulara sınır konulamaz. Hatta, bu konular sayılamaz, sınıflandırılamaz.

Süreklilik:Bilimsel bilgi üretme süreci hiçbir zaman durmaz. Krallar, imparatorlar ve hatta dinler yasaklamış olsalar bile, bilgi üretimi hiç durmamıştır; bundan sonra da durmayacaktır.

Yenilik:Bir evrim süreci içinde her gün yeni bilimsel bilgiler, yeni bilim alanları ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, bilime, herhangi bir anda tekniğin verdiği en iyi imkânlarla gözlenebilen, denenebilen ya da var olan bilgilere dayalı olarak usavurma kurallarıyla geçerliği kanıtlanan yeni bilgiler eklenir.

Ayıklanma:Bilimsel bilginin geçerliği ve kesinliği her an, isteyen herkes tarafından denetlenebilir. Bu denetim sürecinde, yanlış olduğu anlaşılan bilgiler kendiliğinden ayıklanır; yerine yenisi konulur.
Bilimsel Bilginin Özellikleri

Bilim olgusaldır. Olgusal olmak demek bilimin gözlenebilir olgulara dayanması demektir.
Bilim mantıksaldır. Araştırma sonuçlarının kendi içerisinde tutarlı olması gerekir.
Bilim genelleyicidir. Bilim tek tek olgularla değil olgu türleriyle uğraşır.
Bilim nesneldir (Objektif). Bilimsel bilgi, bireyin kişisel görüşünden bağımsızdır.
Bilim eleştiricidir.

Bilimin Değeri

Bilim, doğal ve sosyal gerçekliğin daha iyi anlaşılmasını ve belirli ölçüde de olsa denetlenmesini sağlar. Toplumun itici gücünü, üretim biçimini ve gelişmesini belirler. Bir toplumun bilim düzeyi, onun geri, az gelişmiş ya da gelişmiş olduğunun ölçütüdür.

Bilim üç bakımdan değerlidir :

1. Bilimin her şeyden pratik bir değeri vardır. Başka bir deyişle bilim bize hem bireysel ve hem de toplumsal yaşantımızda, teknoloji yoluyla büyük yararlar sağlar. Bilim sayesinde teknoloji üreten insan, dünyadaki yaşantısının süresini uzatabilir, temel problemlerini çözebilir, yaşamını niteliksel olarak ve manevi bakımdan geliştirilebilir. Bilim bundan dolayı, bir toplumun itici gücüdür. Toplumun üretim tarzını ve itici gücünü belirler.
2. Entelektüel değeri vardır. Yani bilim insanın bilme isteğini, merakını tatmin eder. İnsana evreni anlama olanağı sağlar. İnsan bilim sayesinde doğal ve toplumsal gerçekliği anlayabilir.
3. Ahlaki değeri vardır. Buna göre bilim insana belirli bir dünya görüşü oluşturma, belli ilkelere göre düşünme, dünyaya bilimin sağladığı verilere göre bakma olanağı verir. Yani bilim insanlara bilimsel bir zihniyet kazandırır. Bilimsel zihniyet ise, insanlara dürüst ve tarafsız olmayı, karşılaşılan problemleri sabırlı, ayrıntılı ve uzak görüşlü bir biçimde ele almayı öğretir ki bunlar ahlak ve erdemin en önemli özellikleri arasındadır.
Bilimsel zihniyetin, insanların daha erdemli ve yüksek ahlaklı olmalarını sağlayacağını düşünmek boş bir hayal değildir. İnsan sahip olabileceği bilimsel zihniyet yoluyla hem kişisel yaşayışını ve hem de toplumsal yaşayışını düzenleyebilir; insan bu sayede, içinde yaşadığı toplum için çalışmayı öğrenebilir.

Bilim Tarihi Nedir ?

Bilim tarihi kısaca bilimin doğuş ve gelişme öyküsüdür. Amacı nesnel bilginin ortaya çıkma, yayılma ve kullanılma koşullarını incelemektir.
Bilim çoğu kez sanıldığı gibi ilk defa ne Rönesans’tan sonra, ne de Batı dünyasında ortaya çıkmıştır. Bilim; insanlığın kafa ürünüdür. Kökleri ilkel toplumların yaşamına kadar uzanır.

Bilimsel yöntem

Amacı evreni anlamak ve açıklamak olan bilimin, bu amaca ulaşmak için izlediği yola bilimsel yöntem adı verilir. Bilimsel yöntem, bilim adamlarının ortaklaşa olarak kullandıkları betimleme ve açıklama yollarını kapsayan bir süreçtir.

Yorum bırakın